Arap Yarımadası’nda bulunan ve büyük bir bölümü çöl olan Ürdün’de ne yenir ne içilir? Daha da önemlisi nerede yenir, nerede içilir?
Gezmek güzel şey ve yemek de gezmeye dahil. Bu yazımda sizlerle Ürdün’de geçirdiğim sürede tatma imkanı bulduğum Ürdün mutfağının güzel örneklerini paylaşacağım.
Ürdün mutfağı gerek bulunduğu coğrafya gerek de tarihi süreçteki etkileşimler sayesinde aslında Türk mutfağına çok benzer yanlar barındırmakta. Bununla birlikte yerinde yendiğinde bizlere çok özgün lezzetler de sunuyor. Bugün sizi bu lezzetlerin 10 tanesi ile tanıştırmak arzusundayım.
1- Falafel
Günün ilk öğünü olan kahvaltıda yenilebilen bir yiyecekle başlayalım. Falafel özünde nohut olan bir kızartma yemeği. Özellikle vegan yemek tarzına uygun olması sebebiyle ülke sınırlarının bir hayli ötesinde, Avrupa ve Amerika gibi yerlerde de karşımıza çıkan falafeli Türkiye’de bulmak da mümkün. Ürdün’ün sokak yemeklerinin temel taşlarından olan falafel; genelde zahterli ve salatalı dürüm olarak tüketiliyor ve pita ekmeği arasına da oldukça yakışıyor. Bana sorarsanız en güzel falafel; Amman’ın Vasatül Beled bölgesindeki ufak dükkanlarda yenilir.
2- Humus
Kahvaltıda tüketilen bir diğer lezzetle devam edelim. Muhtevasında bulunan nohut ve tahin sizleri aldatmasın. Her ne kadar malzemeleri çok benzer olsa da falafelden çok farklı ve özgün bir tat humus. Humus da falafel ile aynı sebeplerden dolayı ülke sınırlarını aşmış durumda. Tabi bu sadece veganların işine yaramıyor. Hem humus hem falafel, helal yemek bulma konusunda sıkıntı yaşayan gezginlerin de çok geniş bir coğrafyada yardımına koşuyor. Humusu falafelden ayıran önemli bir unsur ise humusun daha az insanın damak tadına hitap etmesi. Ama şunu demeden de geçmeyelim ki bir kere sevdikten sonra bağımlılık yapabiliyor.
3- Mensef, Maklube ve Baharatlı Pilavlar
Mensef yahut mansafa, temelde nohutlu pilav üstüne konulmuş kuzu. Tavuklu ve dana etlisi de mevcut olmakla birlikte aslolanı kuzuyla yapılandır. Bir bedevi yemeği olan mensef için Ürdün’ün milli yemeği desek yanlış olmaz. Mensefi, bedevi usulüne uygun şekilde, kızgın kumun altında güneş ısısıyla pişirilmiş haliyle yemek en iyisi. Bu şekilde pişmiş bir mensefi, Vadi Ram’daki bazı kamplarda bulmak mümkün.
Maklube, mensefe çok benzese de pişme şekli itibariyle menseften farklılaşıyor. Kendisi Türk mutfağında da sık rastladığımız bir yemek türü. İşin aslı Türk mutfağındaki maklube Ürdün’e göre bir hayli gelişmiş. Ürdün maklubesini bizdekinden ayıran özellik sanırım yine etin lezzetinin farkı. Zira yöreye göre hayvanların besinleri ve haliyle etlerin tatları da değişiklik göstermekte.
Gelelim çeşit çeşit baharatlara bezenen pilavlara. Pilav, Ürdün Mutfağı’nda çok önemli bir yere sahip, böyle olunca çeşidi de bol oluyor. Bir de üstüne baharat noktasında zengin bir coğrafya eklenince ortaya rengarenk görüntüler çıkabiliyor. Rengarenk ifadesini mecaz olarak kullanmıyorum, zira Ürdün’de çok sık karşınıza çıkan pilav türlerinden birisi kendi aramızda gökkuşağı pilavı olarak andığımız, içerdiği çeşitli baharatlarla 5-6 farklı renge sahip olabilen bir pilav. Bunun dışında safranlı pilavı da mutlaka denemenizi öneririm.
4- Şavurma
Şimdiye kadar hep ya oturaklı yemeklerden ya da ara sıcaklardan gittik. Yok mu şöyle hem hızlı, aparatif hem doyuracak bir şeyler? Elbette var. Şavurma görünüş olarak dönere çok benziyor. Aslında mantık da aynı, döner haline getirilen tavukların kısık ateşte yavaş yavaş pişmesi. Lakin iş tadım evresine gelince sonuç çok farklı. Ürdün’de ve akabinde Türkiye’de şavurma yedikten sonra ne yazık ki dönere daha az sempati duyuyorum. Temelde çok basit farklar olsa da detaylar bütünü çok etkilemiş. İlk olarak şavurmanın mayonez ve sarımsaktan oluşan sosunun altını çizmek lazım sanırım. Sarımsak ve mayonez tavuk etiyle çok güzel bir bütün oluşturuyor. Şavurmanın bir diğer farkı ise yağlı olması, yağlı ama ağır değil. Bunların yanında dürümün içindeki patates, yanında gelen turşu ve hafif acılı sos şavurmayı bir tık öne taşıyan unsurlardan.
5- Fruit Salad
Kahvaltı yaptık, yemek yedik şimdi sıra tatlıda. Fruit Salad listedeki diğer yiyeceklere göre bir hayli yeni sayılır. Meyve salatası ve isteğe göre farklı çikolata soslarını içeren tatlı. Her ne kadar basit görünse de yine Ürdün’ün ekvator ve orta kuşağın ortasındaki coğrafi konumunun meyve çeşitliliğine ve lezzetlerine ciddi bir olumlu etkisi var. Çikolata soslu meyve salatasını birçok yerde yememe rağmen şimdiye kadar Ürdün’de yediğimin tadını başka hiçbir yerde alamadım.
6- Künefe
Künefe deyince her ne kadar aklımıza Antep künefesi gelse de Ürdün künefesine ayrı bir parantez açmak lazım. Hışne ve Naime şeklinde 2 tip olarak karşımıza çıkan künefenin hışne olanı biraz daha çıtırken naime Türkiye’de yediğimize biraz daha benziyor. Eğer tatlı seviyorsanız Ürdün’de künefeye doymaya bakın derim. İnternette veya oraya gittiğinizde herkes künefe Habiba isimli tatlıcıda yenir dese de halkın yaşadığı yerdeki ufak ama eski müesseselerdeki künefenin hem daha ekonomik hem de daha leziz olduğunu şahsen birçok kez tecrübe ettim. Özellikle Cebel El-Hüseyin civarında çok güzel tatlıcılar mevcut ama siz yine de ikisini de deneyip farkı bizzat görün derim.
7- Meşrubat
Tabi yemek yerken yanında içecek bir şeyler olmalı değil mi? Ürdün sokaklarında özellikle Vasatül Beled bölgesinde sadece farklı meyveleri direkt müşteri huzurunda sıkıp servis eden dükkanlar mevcut. Başka yerlerde de bulabileceğiniz portakal, elma, muz vb. meyve sularına ek olarak şeker kamışı ve keçiboynuzu sularını tatmanızı tavsiye ederim. Ama uyarmadı demeyin, özellikle Türkiye’den gelenlerde tatlarından hoşnut olmama ihtimali bir hayli yüksek.
8- Kahve
Yemek, tatlı derken artık sıra keyif kahvesine geldi. Kahve konusunda Ürdün’deki ürün yelpazesi oldukça geniş ve güzel demek yanlış olmaz. Ülkede kendinize özel karışık kahvenizi yaptırabileceğiniz birçok dükkan mevcut. Ürdün’deki kahve kültürünü zaten mübalağasız havasına sinen kahve kokusundan tahmin etmek çok zor değil. Çeşit çeşit kahve arasından hepsini deneyip tarafınızı seçebilirsiniz. Ağızda hafif ekşi tat bırakan ve boğazları açan mırra kahvesinden tutun, kakule ve karanfil gibi eklemelerle zenginleştirilmiş yerel kahvelere kadar hepsinin tadım merkezidir Ürdün.
Ürdün mutfağı; ülkenin konumu, tarihteki etkileşimleri ve bedevi kültürü sayesinde gayet zengin sayılabilir ki daha deniz ürünleri ve salatalara girmedik bile. Hasılı kelam Ürdün’e gittiğinizde çok seçici değilseniz aç kalmaz hatta midelerinizi bayram ettirebilirsiniz.
Leave a Reply