Kişiliğimiz kadar duygusal olarak kim olduğumuz da bizi biricik kılar. Duygusal olarak kim olduğumuzu ise temeli beyin mekanizmalarına dayanan duygusal stilimiz belirler. Nörolojik çalışmalarını duygular özelinde yürüten Dr. Richard Davidson duygusal stiller hakkında kapsayıcı bir spektrum geliştirmiştir.
Author: Esra Nur Yavuz (Esra Nur Yavuz)
Hızlı ve Yavaş Düşünme
Hayatımızı anlık ve sezgisel kararlarımız mı yönetmektedir yoksa üzerine uzun uzun kafa yorduğumuz seçenekler mi? İnançlarımızın ve istemli tercihlerimizin kaynağının çoğunlukla doğru çıkan his ve sezgilerimiz olduğunun ne kadar farkındayız?
Bebeklikten Yetişkinliğe: Bağlanmak Nedir?
Dünyayı yeni yeni keşfettiğimiz bebeklik döneminde, ihtiyaçlarımızı gidererek keşif sürecimize eşlik eden kişiye karşı bağlanma davranışı gösteririz. Bağlanma stilimiz, o kişiyle kurduğumuz güven bağına göre şekillenir ve hayatımız boyunca bize eşlik eder. Özellikle romantik ilişkilerimizde varlığını hissettiren bağlanma stilimiz, güven duygusunu bebeklikte nasıl hissettiğimize göre şekillenmektedir.
Hakikat Ötesi Çağda Yalan-Yalnış
Sosyal medyanın hayatımıza iyice yerleşmesiyle hepimiz insanoğlu için çok mühim bir şeyi unuttuk: hakikat. Yanlış bilginin en hızlı yayıldığı, yalan söylemenin en kolay olduğu bu çağda hakikat birçoğumuz için önemini yitirdi. Bu yazıda hakikat-ötesi çağda doğru bilginin değerini nasıl kaybettiğini okuyabilirsiniz.
Erich Fromm’un Ezber Bozan Tespitleriyle Bir Sanat Olarak Sevgi
Sevgi her insanın hayatı boyunca aradığı bir duygudur. Erich Fromm’un tanımıyla “insanın varoluş sorununun yanıtıdır”. Esasında sevgi bir talih değil, bir sanattır ve talihli kişileri değil bu sanatı icra etmeyi bilenleri sarıp sarmalar.
Freud ve Savunma Mekanizmaları
İnsanlar zaman zaman yüzleşmekte ve baş etmekte zorlandıkları yoğun iç çatışmalar yaşarlar. Böyle durumlarda savunma mekanizmaları kasıtsız ve bilinçsiz bir şekilde sahneyi devralırlar.
Dönüşüm ve Kral Oidipus’ta Özgür İrade ve Kader Çıkmazı
Farklı konuları olan Dönüşüm ve Kral Oidipus eserleri, karakterlerin içine düştükleri çıkmaz noktasında benzerlik gösterir. Tarih boyunca tüm din ve ideolojilerde tartışılan özgür irade ve kader paradoksu bu karakterlerin de yakasını bırakmaz.