19. Yüzyıl İstanbul’unda Pera ve Eğlence Kültürü

Haliç’in diğer tarafı, Tarihi Yarımada’nın tam karşısında yer alan Galata, kültürel ve dini çeşitliliğiyle İstanbul’un en renkli yerlerinden biriydi. 18. yüzyılda önce Avrupalı devletlerin sefaretlerini Galata civarına inşa etmeleri, akabinde 19. yüzyılda imparatorluğun da desteklediği batılılaşma hamleleri ve Levantenlerin bölgedeki varlığı ile Galata’nın uzantısı olan Pera’da yeni bir kentli yaşam ve eğlence kültürü oluşmuştu.

19. yüzyıl İstanbul’u etnik, dini ve kültürel açılardan Osmanlı İmparatorluğu’unda çeşitliliğin de başkentiydi. Ortodoks Rumları, Ermeniler, yahudiler ve müslümanlar uzun yıllar heterojen bir şekilde Dersaadet’e karışık mahallelerde ikamet etmişlerdi. Haliç’in karşısında surlarla örülü Galata mahallesi de Dersaadet’in bir parçasıydı ve yıllarca aynı çeşitliliğe ev sahipliği yapmıştı. 19. yüzyıla doğru gelindiğinde ise İmparatorluğun batılılaşma hamleleri, toplumdaki sosyal ve kültürel değişimlerle birlikte Galata’da da bir “Frenkleşme Süreci” başlamıştı. Bu süreçte Galata’nın uzantısı olan Pera, bölgedeki bu sosyal değişim ile yeni yükselmeye başlayan eğlence kültürü mefhumunun da merkezi haline gelmişti.

Pera’yı gösteren Pervititch ve Goad Haritası, 20. Yüzyıl

Galata, Bizans döneminde bir Ceneviz şehri olması ve Latinlerin etkisi altında şekillenen ticari ve siyasi konumu ile şehrin geri kalanından ayrılıyordu. Osmanlı’nın şehri almasıdan sonra bölgedeki Latin nüfuzu azalmıştı, hatta fetihten 25 yıl sonra yapılan bir tahrirde bölgedeki müslümanların oranı nüfusun %35’ini oluşturuyordu. 18. yüzyıl sonuna doğru Avrupalı devletlerin Galata surları civarına sefaretlerini inşa etmeleriyle henüz Osmanlı’da millet olarak tanımlanmayan Katoliklerin varlığı da bölgede yükselmeye başlamıştı. İlerleyen vakitlerde Galata ve Pera Avrupalı Levantenlerin yoğunlukta olduğu ve kurulan sefaretlerle beraber diplomasi, ticaret ve kültürel açılardan İmparatorluğun batıya en hızlı açılan merkezi haline gelmişti. Zaman içinde Pera’nın kültürel ve sosyal dokusu bölgenin eğlence kültürünü de şekillendirmiş ve özellikle 19. yüzyılın ikinci yarısında kurulmaya başlanan tiyatrolar, kafeler ile İstanbul’da yeni bir kent kültürünün oluşmasının zeminini hazırlamıştı.

Zaman içinde Pera’nın kültürel ve sosyal dokusu bölgenin eğlence kültürünü de şekillendirmiş ve özellikle 19. yüzyılın ikinci yarısında kurulmaya başlanan tiyatrolar, kafeler ile İstanbul’da yeni bir kent kültürünün oluşmasının zeminini hazırlamıştı.”

Beyoğlu Cadde-i Kebiri ya da Grand Rue De Pera etrafında şekillenen yeni bir la belle epoque yaşam tarzı Galata’ya hakim olmaya başlamıştı.

Bu dönemde özellikle Avrupalı Levantenlerin inşalarında öncülük ettiği şık restoranlar, oteller, kafeler, eğlence ve dinlenme merkezleri ve çeşitli tiyatrolar cadde etrafında bir bir kurulmaya başladı. İmparatorluğun modernleşme hamleleri de Pera’nın bu dönüşümünde bir katalizör faktör olarak devreye girdi. Ortaçağdan kalan Galata surlarının yıkılması, yerel bir imajı vurgulayan ahşap evlerin yavaş yavaş kagir binalara dönüşmesi, tarihin ikinci metrosu olan İstiklal füniküleri ve caddenin ortasından geçen tramvay hattı ile 19. yüzyıl Pera’sı Avrupalı şehirleri andıran bir yapıya sahip olmuştu. Pera’nın bu atmosferi sahip olduğu çok kültürlü, çok dilli ve farklı dinlerden gruplara ev sahipliği yapan melez yapısını hiç bozmamış, aksine daha da kuvvetlendirmişti. Mesela bu dönemde İstiklal Caddesinde yürüyen biri birçok farklı dilin aynı anda konuşulduğunu duyabilir, birçok farklı dilde yazılmış tiyatro afişleri görebilir ve farklı milletlerden insanların cadde üstünde beraber keyifli vakitler geçirdiğine şahit olabilirdi. Pera’nın bu çeşitliliği onu sadece yerel düzeyde değil uluslararası açıdan da prestij sahibi küresel bir merkeze çevirmişti.

Mesela bu dönemde İstiklal Caddesinde yürüyen biri birçok farklı dilin aynı anda konuşulduğunu duyabilir, birçok farklı dilde yazılmış tiyatro afişleri görebilir ve farklı milletlerden insanların cadde üstünde beraber keyifli vakitler geçirdiğine şahit olabilirdi.”

19. ve 20. yüzyılda Pera’ya damgasını vuran bir başka unsur da yeni oluşan eğlence kültürü ve bunların başını çeken tiyatrolardı. Farklı kültürlerden gelen şık giyimli insanlar cadde üzerinde vakit geçirirler, bu dönemde ortaya çıkan bir tabirle caddeye “piyasa etmeye” giderlerdi. Jardin du Taxim ve Jardin du Petit-Champs insanların Pera’da dışarıda vakit geçirdikleri bahçelerdendi. 1840 yılında da ilk özel tiyatro girişimi olan Naum Tiyatrosu ise bugün Çiçek Pasajı’nın olduğu yerde kurulmuştu. Naum tiyatrosunu Odeon, Concordia, Crystal, Elhamra, Cercle D’Orient birçok tiyatro salonunun açılması takip etmişti. Naum tiyatrosu ilk tiyatro olmasıyla Sultanları izleyicileri arasında ağırlamasının yanında sarayın desteğini de çok defa görmüş, bir nevi imparatorluk tiyatrosu unvanını almıştır. Her sezon Avrupa’dan oyunlar getirilmiş ve bu şekilde dönemin gazetelerinde haber olmuştur. Temsil edilen oyunlarda Sarah Bernhardt, Jacques Damala gibi dönemin uluslararası düzeyde tanınan yıldızları sahne alıyordu.

Farklı kültürlerden gelen şık giyimli insanlar cadde üzerinde vakit geçirirler, bu dönemde ortaya çıkan bir tabirle caddeye “piyasa etmeye” giderlerdi. Jardin du Taxim ve Jardin du Petit-Champs insanların Pera’da dışarıda vakit geçirdikleri bahçelerdendi.”

Sarah Bernhardt ve Jacques Damala Sahnede, 1889, Osmanlı Diplomatı Yusuf Franko’nun Çizim defterinden

İzleyiciler arasında ise Pera’nın elitlerinin yanı sıra dönemin Osmanlı Sultanları da vardı, hatta Naum tiyatrosu bizzat Sultan Abdülmecit tarafından Opera ve tiyatro Avrupa memleketlerinin çoğunda bulunduğundan, Padişah sayesinde İstanbul’da kurulması güzel bir şey ve Avrupa’ca hoş karşılanacak olduğundan Naum’un tiyatro inşası ve temsiller vermesi uygun görülerek yaptırılmıştır. Bunun yanında tiyatronun inşası için padişah tarafından 60.000 kuruş ödenek de verildiği kayıtlara geçmiştir.

Bu dönemki verilere bakıldığında Pera’daki tüm tiyatroların koltuk sayılarının yüzün üzerinde olduğu görülür. Meşhur bir oyun temsili ya da oyuncu geldiğinde, Örneğin Sarah Bernhardt’ın son Pera ziyaretinde izleyicilerin yedi yüzü geçtiği dolayısıyla ek sandalyeler getirildiği bilinen bir olaydır. Koltuklar sahneye yakınlığına göre farkı fiyatlandırılır ve alt katta sıralı koltuklar ve üst katta loncalarla maddi anlamda farklı kesimlerden gelen insanların aynı salonda oyunu izlemesini mümkün kılardı. Bazı tiyatroların yazlık ev kışlık salonları birbirinden farklıydı, biletler ise farklı dillerde basılırdı. 19. yüzyıl Pera’sında yeni oluşan eğlence kültürüne toplumun birçok kesiminden talep vardı.

Odeon Tiyatrosu’ndan çok dilli bir Tiyatro afişi, 1910

Tarihi Yarımada’nın tam karşısında, Haliç’in öte yanında bulunan Galata İstanbul’un çeşitliliğinin en yüksek olduğu mahallerlerinden biriydi. Zaman içinde artan Levanten popülasyonu ve etkileriyle ayrı bir eğlence kültürünün merkezi haline gelmişti. Galata’nın bir uzantısı olan Pera bu dönemde yeni oluşmaya başlayan bir kentli eğlence mefhumunun merkezi haline gelmişti. 19. yüzyılda modernleşme hamleleriyle Pera, eskisinden farklı bir eksene doğru evrilirken de çok kültürlü yapısını kaybetmemiş ve melez yapısını korumuştu. Ermenilerin, Rumların, yahudilerin, müslümanların ve Avrupalı Levantenlerin beraber vakit geçirdikleri Galata, melez yapısıyla küresel anlamda da prestij sahibi olmuştu.

Kaynakça:

Kentel, Mehmet. “Caricaturizing “Cosmopolitan” Pera: Play, Critique, and Absence in Yusuf Franko’s Caricatures, 1884-1896”. Journal of the Ottoman and Turkish Studies Association, Vol. 5, No. 1, pp. 7-32. Indiana University Press. Spring 2018

Özel, Mehmet Kerem. Theatre Buildings of Istanbul in the Tanzimat Era. Online Journal of Art and Design, Vol: 7, Issue: 3. July 2019

Baydar, Evren Kutlay. “19. Yüzyıl İstanbul’unda İcra ve Temsil Mekanlarına Dair”. Müzikte Temsil ve Müziksel Temsil II, sayfa 149-159

Thalasso, Adolphe. 1899. “Le Theatre Turc Contemporain” Revue Encyclopedique:1039.

Eldem, Edhem. “Nostalji’den Arındırılmış bir Bakış: Galata’nın Etnik Yapısı.” İstanbullu Kim? Dergisi. sayfa 58-63

Akçura, Gökhan. Bir Şehr-i İstanbul Ki…. Babil Kitabevi. 2020.

Leave a Reply

Your email address will not be published.